Benjamin Franklin Kimdir? Benjamin Franklin’in Erdemleri

Benjamin Franklin, 1706 ve 1790 yılları arasında yaşamış olan bir bilim adamıdır. Aynı zamanda; ünlü filozof, büyükelçi, tanınan yazar, devlet adamı, iş adamı ve düşünürdür. Benjamin Franklin genel olarak “Amerika’nın Rönesans Adamı” sıfatı ile bilinmektedir ve Amerikan Devrimi sıralarında birleşik bir Amerikan kimliği oluşturulmasında önemli bir rol oynamış; katkıda bulunmuştur.

Benjamin Franklin’in Yaşamı

Benjamin Franklin 1706 yılının 17 Ocak’ında fakir ama büyük bir ailede doğmuştur. Franklin’in babasının iki farklı eşten olmak üzere toplamda 17 çocuğu bulunmaktaydı.

Benjamin, aile geleneği olan mum yapımı işinde ve de bir erkek kardeşinin matbaasında büyümüştür. Fakat Benjamin, zaman buldukça her fırsatta Sophocles’ten modern bilimi ve pek çok çeşitli konuları okuyor, öğrenmeye çalışıyordu. Benjamin’in iş arkadaşları öğle yemeği için molalar verirken o, bu vakitlerde Kitapçı Munching’in kitaplarına bakardı ve zamanını böyle değerlendirirdi.

Benjamin Franklin daha küçük yaşlarda iken “New England Courant”ta takma bir isim ile yazılar, makaleler yazmaya başladı ve bu makaleleri yayımlanmaya başladı. Hayatı boyunca Franklin takma isimler ile yazı yazmaya devam etti. Birkaç yazısının yayımlanmasının ardından Franklin, babasına o makaleleri yazdığını söyledi. Babası, bu durumdan memnun olmaktan ziyade daha çok rahatsız oldu ve Benjamin’e şiddet uyguladı. Bu sebeple, genç Benjamin henüz daha 17 yaşında iken ailesine ait olan şirketi ve evi terk ederek Philadelphia’ya göç etti.

Benjamin Franklin

Benjamin’in göç etmesinin ardından Philadelphia’da her geçen gün ünü giderek daha fazla arttı. Çünkü onun yazıları hem mizahi bir yön taşımaktaydı hem de yazıları hiciv ile doluydu. Bu sebeple, yazıları büyük ilgi gördü ve bununla birlikte güçlü, statü sahibi kişilerin de ilgisini çekti. Benjamin’in ilgisini çektiği güçlü kişilerden biri de; Pennsylvania Valisi William Keith’tir. William Keith, Benjamin Franklin’in hiciv dolu kaleminden korkuyordu ve bu yüzden ona, tüm masraflarının karşılanması garantisi ile İngiltere’de bir iş teklif etti. Benjamin teklifi kabul etti fakat Vali Keith, terkederek Benjamin’i parasız bırakıp vaadlerini yerine getirmedi.

Benjamin Franklin hayatı boyunca kendisini sık sık garip durumlar içerisinde bulurdu. Fakat kendisinde doğal olarak bulunan becerikliliği ve kararlılığı sayesinde her zaman zorlu koşulların üstesinden gelirdi ve kendisini koruyabilirdi. Benjamin İngiltere’de iken de böyle yaptı ve içinde bulunduğu zor durumdan çıkarak öncelikle kendisine Londra’da bir yazıcıda iş buldu. Benjamin, bu ortamda “Water Amerikan” olarak biliniyordu çünkü her gün altı bardak bira yerine su içmeyi tercih ediyordu. Bu arada Benjamin, bir kuruşluk bile ekmeğin içerisinde, bir litre biradan daha fazla besinin olduğunu belirtiyordu.

Tarihler 1826 yılını gösterdiğinde, bir Quaker Tüccarı olan Bay Dengam, Benjamin Franklin’e Philadelphia’da bir iş teklif etti. Franklin bu teklifi kabul ederek ülkesi ABD’ye geri dönüş yaptı.

Benjamin Franklin ülkesine geri dönüş yaparken, gelecek için planlamakta olduğu hayatı için önemli olduğunu düşündüğü, 13 erdemden oluşan bir liste hazırladı. Bu listenin içerisinde mizaç, samimiyet, tutumluluk, huzur ve adalet bulunmaktaydı.

Benjamin Franklin’in Erdemleri

1. Kararındalık: Sıkılana kadar yemeyin; uçana kadar içmeyin.
2. Sessizlik: Konuşmayın, başkalarına veya kendinize ne yararı olabilir; önemsiz ve boş konuşmalardan kaçının.
3. Düzen: Tüm eşyanın bir yeri, her işin bir zamanı olsun.
4. Azim: Yapmanız gerekeni gerçekleştirmek için karar verin; çözdüğünüz şeyi başarısız olmadan gerçekleştirin.
5. Tutumluluk: Hiçbir şeye veya kendinize iyi şeyler yapmaktan başka bir şey yapmayın; yani hiçbir şeyi boşa harcamayın.
6. Meşgale: Zaman her zaman için yararlı bir şey için kullanılmalıdır; tüm gereksiz eylemleri kesin.
7. Samimiyet: Zararlı olacak hilelerden kaçının, masum ve adaletli düşünün ve konuşurken de buna göre konuşun.
8. Adalet: Kimseyi incitmeyin ya da göreviniz olan faydaları göz ardı ederek yanlış yapmayın.
9. Ilımlılık: Aşırılılıklardan kaçının ve hak ettiğini düşünseniz bile kişilere zarar vermekten kaçının.
10. Temizlik: Vücudunda, elbiselerinde ya da yaşam alanlarında asla kirliliğe yer verme.
11. Dinginlik: Ufak tefek rahatsızlıklarda veya yaygın veya kaçınılmaz kazalarda rahatsız olmayın.
12. İffet: Sağlık ya da üreme haricinde kimse ile münasebete girmeyin. Asla sıkılana, yorulana, kendinin ve başkasının huzuruna halel getirene kadar ilişkiye girmeyin.
13. Tevazu: İsa ve Sokrates’i örnek alın.

Franklin, bu erdemleri yaşamın geri kalanında her zaman geliştirmeye çalıştı. Onun kendini geliştirme konusundaki yaklaşımı hayatı boyunca daima sürdü. Benjamin Franklin Amerika’ya geri döndüğünde, gazetecilik, bilim ve devletçilik alanlarında pek çok başarılı çaba gösterdi.

Benjamin Franklin’in Bilimsel Başarıları

Bilimsel deneyler, Benjamin Franklin’in bir hobisi idi. Franklin’in başlıca bilimsel başarıları şunlardır:

• Franklin Sobası: Isıyı bir odaya dağıtmak için hazırlanan bir mekanizmadır.
• Fırtınada ünlü uçurtma ve anahtar: Bu, yıldırım ve elektriğin bir ve aynı şey olduğunu kanıtlamaktaydı.
• Elektriğe pozitif ve negatif ücretler veren ilk kişi oydu.
• İlk esnek üriner kateter
• Cam armonika
• Bifokal gözlükler

Benjamin Franklin, icatlarını her zaman, toplumun yararına özgürce sunmayı tercih etmiştir.

Büyükelçi Olarak Benjamin Franklin

Benjamin Franklin, vergi konusundaki ihtilafta İngiltere’nin elçisi olarak seçildi. Beş yıl boyunca bilimsel deneylerini ve müzikal çalışmalarını sürdürmesinin yanı sıra siyasi liderlerle de konferanslar düzenledi.

Daha sonra Benjamin Franklin, İngiliz hükümetini Amerikan kolonilerini vergilendirmenin tehlikeleri konusunda uyaran önemli bir rolde bulundu. Bir irade yarışmasında Benjamin Franklin, İngiliz Parlamentosu’nun nefret edilen Pul Yasası’nı iptal etme konusunda cesaretlendirdi. Ancak, bu geri dönüşün kısa sürmesi gerekiyordu. Ve daha fazla vergi verildiğinde, Franklin kendisini yeni Amerikan bağımsızlık hareketinin destekçisi ilan etti.

Benjamin Franklin 1775 yılında, çatışma içinde bir Amerika’ya geri döndü. Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’ni Thomas Jefferson ile yazar olarak hazırlamak için seçilen beş temsilciden biriydi ve bu konuda önemli bir rol oynadı.

Benjamin Franklin, Amerika’nın Fransa’nın elçisi olarak seçildi ve burada Fransa’nın savaş çabalarında Fransız’ın desteğini almak için çok fazla çalıştı. Fransız toplumunda bulunduğu süre boyunca Benjamin Franklin çok fazla beğenildi ve onun portresi pek çok evin duvarına asıldı.

75 yaşındayken, yeni kurulan ABD hükümeti, Franklin’i 1783’te imzalanan Büyük Britanya ile barış antlaşması imzalamada Amerika’nın temsilcisi olmasını istedi. Sonunda, Jefferson’ın muazzam kapasitesine saygı gösteren Thomas Jefferson’ın Fransız büyükelçisi olarak değiştirildi; “Onu başarıyorum; kimse onun yerini alamaz. ”

Benjamin Franklin’in Dini İnançları

Benjamin Franklin hayatı boyunca daima Tanrı’ya inandı. Erken yaşamında Deism’e inandığını da söyledi. Ancak, organize dine hiçbir zaman çok fazla önem vermedi. Benjamin Franklin, dini hoşgörüsü ile tanınıyordu ve farklı dinlerden insanların, onu onlardan biri olarak nasıl düşünebileceği söylendi. John Adams’ın da belirttiği gibi: “Katolikler onu neredeyse bir Katolik sanıyordu. İngiltere Kilisesi onu onlardan biri olarak iddia etti. Presbiteryen, onu Presbiteryenin yarısı sanıyordu ve Arkadaşları ona ıslak bir Quaker’a inanıyordu.”

Benjamin Franklin, aydınlanmışlık ruhunu ve örgütlü din üzerindeki maneviyatı somutlaştırdı.

Benjamin Franklin keskin bir tartışmacıydı, ancak tarzı her zaman çatışma ve kınamadan kaçınmak üzerineydi. Yunan filozof Sokrates’inkine benzemeyen garip sorular sorarak konuları tartışmayı ve düşündürmeyi tercih ederdi.