Maden Nedir? Madencilik çevreyi nasıl etkiler
Yerkabuğunun derinliklerinde oluşan çeşitli etkenlere maden adını veriyoruz. Yani, yerkabuğunda filiz adı verilen bileşimler şeklinde bulunan farklı iç ve dış etkenlerle, kendiliğinden doğal yollarla oluşan bir çeşit minerallerdir…
Ülkelerin özellikle zenginleşmesinde ve gelişmesinde rol oynayan yer üstü ve yer altı kaynakları büyük öneme sahiptir. Bu kaynaklardan bir tanesi de tabi ki madendir! Madenler, ekonomik değer bakımından ve mineral bakımından oldukça zengindir… Özellikle madenlerin ekonomik değerinin çok yüksek olması sebebiyle çoğu alanlarda tercih edilir.
Madenlerin Genel Özellikleri:
Madenler, doğada çok nadir saf olarak bulunurlar. İlk olarak, toprakta bulunan filiz adını verdiğimiz bileşimler çıkarılarak işlenir ve saflaştırılarak kullanıma sunulur. Maden filizleri, doğada yer alan tabakaların arasında damar veya yataklar halinde bulunurlar.
Madenlerin Yeryüzüne Çıkarılması:
Madenlerin, çıkarılma esnasında zarar görmemesi için mutlaka profesyonel uzmanlardan yardım alması gerekir. Özellikle, maden mühendisleri ya da ilgili alanda uzmanlaşmış kişiler ülkenin farklı noktalarında yer alan tesisleri kullanma hakkına sahiptirler. Zarar vermeden, büyük bir titizlikle ve sabırla çıkarılan madenler, daha sonra ki etapta işlenmesi için tesislere gönderilir. Bazı madenler sert olduğundan dolayı hasar görmemesi için çok dikkatli hareket edilmesi şarttır. Türkiye’de maden ocaklarının açılmasıyla birlikte, farklı malzemelerin üretilmesi sağlandığından dolayı büyük avantaj oluşmasına neden olmuştur. Özellikle; Karadeniz, İç Anadolu ve Akdeniz Bölgelerinde artan maden ocaklarının işletmeye açılması için tenör oranının yüksek olması önem arz eder. Aynı zamanda da kolay ulaşım sağlanacak alanlarda da olması gerekir. Ayrıca bu belirtilen unsurların dışında sermayenin de olması dikkat edilecek önemli noktalar arasında yer alır.
Madenlerin Kullanım Alanları:
Madenler ve çeşitleri, Türkiye’de yiyecek, içecek sektörü başta olmak üzere birbirinden farklı birçok alanlarda kullanılır. Isparta ve Kütahya çevrelerinde çıkarılan kükürt; ilaç sektörü dışında yapay gübre ve patlayıcı madde yapımlarında da kullanılır. Altın, kadınların takı ihtiyacını karşılamak için kullanılır. Alüminyum ve demirse; otomotiv sektöründe tercih edilen sağlam elementlerin ta kendisi olarak karşımıza çıkar. Boksit, otomotiv ve ev eşyasının yapımında kullanılan değerli madenler arasında yer alır. Bor mineraliyse, uçak yakıtlarının oluşumunda kullanılır. Volfram, boya ve elektrik sanayinde kullanılır. Milas, Fethiye ve Dalaman çevrelerinde çıkan kromsa madeni eşya yapımında kullanılmaktadır. Pillerin yapımında çinko uzun yıllardır kullanılır. Ayrıca, konutları süsleyen mermerse yine en çok kullanılan madenler arasında yer alır.
Maden Ocaklarının İşletmeye Açılması:
Öncelikle, maden ocaklarının işletmeye açılabilmesi için belli prosedürleri sağlaması gerekir. Özellikle, maden ocaklarının işletmeye açılmasında önemli rol oynayan etkense cevherde ki tenörün oranının yüksek olması gerekir. Peki, tenör nedir sorusuna gelinirse; maden ocaklarından çıkarılan cevherin içindeki değerli elementlere ya da bileşik yüzdesine tenör adı verilir. Eğer değerli mineral oranı kar yaptırmazsa ocak kesinlikle işletmeye açılmaz.
Madencilik çevreyi nasıl etkiler?
Madencilik genellikle çevreye çok zararlıdır. Ormansızlaşmanın temel nedenlerinden biridir. Maden ocağı için ağaçlar ve bitki örtüsü temizlenir ve yakılır. Toprağın tamamen çıplak olmasıyla, büyük ölçekli madencilik işlemleri, metalleri ve mineralleri topraktan çıkarmak için büyük buldozerler ve ekskavatörler kullanır.
Ekstraksiyonları birleştirmek için, siyanür, civa veya metilmerkür gibi kimyasallar kullanırlar. Bu kimyasallar atıklardan (borulardan) geçer ve çoğunlukla nehirlere, akıntılara, koylara ve okyanuslara deşarj edilir. Bu kirlilik su bünyesindeki tüm canlı organizmaları ve nihayetinde balıkları temel protein kaynakları ve ekonomik geçim kaynakları için bağımlı olan insanları kirletiyor.
Küçük ölçekli madencilik , daha fazla değilse, çevreye eşit derecede zarar vermektedir. 5-6 kişilik gruplar, genellikle altın olmak üzere kıymetli madenlerin aranması için bir maden sahasından diğerine göç eder. İki tür küçük ölçekli madencilik vardır: arazi taraması ve nehir taraması:
- Arazi taraması , toprağa büyük bir delik kazmak için bir jeneratör kullanan madencileri içerir. Altın içeren kum ve kil tabakasını ortaya çıkarmak için yüksek basınçlı bir hortum kullanırlar. Altın içeren bulamaç, maden parçacıklarının terk edilmiş bir maden ocağına ya da bitişik ormana akarken, altın parçacıklarını toplayan bir oluk kutusuna pompalanır. Maden ocakları atıklardan suyla dolduğunda, durgun su havuzları haline gelirler. Bu havuzlar sivrisinekler ve diğer su kaynaklı böcekler için üreme alanı oluşturur. Sıtma ve su kaynaklı diğer hastalıklar, açık su havuzları yakınında olduğunda önemli ölçüde artmaktadır.
- Nehir taraması , bir platformda veya teknede bir nehir boyunca hareket etmeyi içerir. Madenciler, hidrolik bir emme hortumu kullanır ve nehir boyunca hareket ederken çakıl ve çamuru emer. Çakıl, çamur ve kayalar atıklardan (borular) geçer ve altın parçaları keçe keçe üzerinde toplanır. Kalan çakıl, çamur ve kayaçlar nehre geri döner, ancak aslen emildiğinden farklı bir yerdedir. Bu nehir için sorun yaratır. Yerinden edilmiş çakıl ve çamur nehrin doğal akışını bozar. Balıklar ve diğer canlı organizmalar sıklıkla ölür ve balıkçılar artık engelli nehirlerde dolaşamazlar.
Madencilik insanları nasıl etkiler?
- Atıklardan toksik atıklara maruz kalan insanlar hastalanırlar. Deri döküntüleri, baş ağrısı, kusma, ishal vb. Gelişir. Aslında, cıva zehirlenmesi belirtileri sıtma belirtilerine çok benzer. Bir doktora gitmeyi göze alamayan veya doktora erişilemeyen bir köyde yaşayan birçok insan hastalıkları nedeniyle genellikle tedavi edilmez.
- Su kirlenmişse, insanlar banyo yapmak, yemek pişirmek veya çamaşırlarını yıkamak için kullanamazlar.
- Hanehalkının erkeği küçük ölçekli bir madenci ise, karısını ve çocuklarını iş aramak için sık sık terk eder. Bu, karının ve çocukların çalışması ve kendileri için sağlanması gerektiği anlamına gelir. Ayrıca kendilerini hırsızlardan da korumalıdırlar.
- Madencilik köylerinde de kültürel bozulma meydana gelir.
Türkiye’de ki Madencilik Sektörünün Genel Durumu:
Ülkemiz, Dünya maden ve ham madde rezervinin %3’üne sahiptir. Boz tuzları ve lüle taşı rezervlerinin yarısından fazlası ülkemizde bulunur. Ülkemizin madene olan ihtiyacı her %8 artış göstermektedir. Rezervlerin fazlalığından daha çok ne kadarının çıkarılıp kullanıldığı daha çok önem arz eder. Çünkü birçok maden bakımından zengindir ama çıkarıp işlemek için maddi güce sahip değildir. Türkiye, maden yatakları bakımından şanslı ülkelerin arasında yer alır. Dünya’da çıkarılan 50’den fazla maden çeşidinin 29’u ülkemizde bulunur. Tabi ki bu da Türkiye’nin ilk 10 ülke arasında yer almasını sağlar.