Ormanların Kralı Aslan Nerede Yaşar? Ne Yer? Özellikleri Nelerdir?

Aslan, pantere cinsindeki büyük kediler ve kedigiller ailelerinin bir üyesidir. Ormanların kralı olarak da bilinen bu canlıların boyu, erkeklerde 184 – 208 cm, dişilerde ise 160 – 184 cm uzunluğundadır. Gruplar halinde sosyal bir yaşantı sürerler. Bir aslan grubu, birkaç yetişkin erkek ve ilgili dişler ile yavrularından oluşur. Dişi aslan grupları, avlanırken büyük toynaklılar hedef alırlar.

Diğer kedilere göre daha sosyal bir yaşantı süren bu canlılar, gün boyu uyuyup, genellikle gece aktif olmayı tercih ederler. Esaret altındaki bir aslanın ömrü 25 yıldan fazlayken, vahşi yaşamdaki rakip erkeklerle sürekli savaşan ve grubunu korumaya çalışan bir aslanın ömrü 10 ila 16 yıl arasında değişmektedir. 1758 yılında, Systema Naturae adlı eserde ilk kez aslanı tanımlayan Carl Linnaeus, onu Felis leo olarak adlandırdı. 1816 yılına gelindiğinde ise doğal bilimci Lorenz Oken tarafından cinsi Panthere olarak belirlenen aslanlar, 18.yüzyıl ila 20 yüzyılın ortalarındaki süreçlerde 26 aslan örneği olarak önerilmiş ve 2005 yılında bu geçerlilik kabul görmüştür.

19. ve 20. Yüzyıllarda, birkaç aslan tipi örnek ve alt türü tanımlandı. Aslan taksonomisi gözden geçirildi ve filocoğrafik çalışmalarla birlikte aslanın iki alt türü tanındı.

• I Leo ( Panthera leo leo ): Asya aslanı olarak da bilinen bu tür, bölgesel olarak nesli tükenmiştir. Nübya aslanı ve Orta Afrika’nın batı ve kuzey kesimlerindeki aslan topluluklarını içeren türdür. Bazı çevreler tarafından “Kuzey aslanı“ olarak da nitelendirilir. P. l. persica, P. l. senegalensis, P. l. Kamptzi ve P. l. azandica  yer alır.
• l. melanochaita ( Panthera leo melanochaita ): Soyun tükenmiş olan Kas aslanı ve aslan topluluklarını içeren bu tür “ Güney alt türü “ olarak da bilinir. P. l. somaliensis, P. l. Massaica, P. l. Sabakiensis, P. l. Bleyenberghi, P. l. roosevelti, P. l. Nyanzae, P. l. hollisteri, P. l. Krugeri, P. l. vernayi  ve P. l. webbiensis  içerir.

Buzul çağındayken, insanlardan sonra en yayın kara memelisi olan bu canlılar, günümüzde, Afrika’nın büyük bir bölümünde, otlaklarda ve savanlarda yaşamaktadır.

Aslanlar, yaşadıkları habitatların en güçlü canlılarından biri olması sebebiyle pek çok hayvanı rahatlıkla yiyebilir. Yetişkin aslanların, yavru aslanlara göre et ihtiyacı daha fazladır. Etçil canlılar olan aslanlar, günde 10 kilograma kadar et yiyebilirler.

Etçil canlılar olmaları sebebiyle, sebze ve meyve tüketmezler. Öncelikli avladıkları hayvanlar arasında, geyik, ceylan, gergedan, fil ve domuz gibi canlılar yer almaktadır. Geyik, ceylan gibi hayvanları tek başına avlayabilirler fakat gergedan ve fil gibi daha büyük ve canlıların avlanmasında grup çalışmasına ihtiyaç duyabilirler.

Aslan Yapısı ve Özellikleri

Aslan, kısa, yuvarlak başlı, kısık boyunluk, yuvarlak kulaklı, kaslı ve derin göğüs yapısı ile yeleye sahip vahşi bir kedidir. Kürk rengi, açık buff (devetüyü rengi), gümüş gri, sarımsı kırmızı ve koyu kahverengi olarak değişiklikler gösterir.

Erkek aslanlar, daha geniş kafa yapısına sahiptir, aynı zamanda baş, boyun, omuz ve göğüsün çoğunu kaplayan, geriye doğru büyüyerek giden bir yele sahiptirler. Yelesi, kahverengimsi bir renkte olabileceği gibi sarı, pas ve siyah renkte de olabilir.

Bu hayvanın en tanınabilir özelliği yelesidir, yelesi yaşlandıkça koyulaşır. Yelenin rengi ve boyutunun belirlenmesinde, ortam sıcaklığı ve diğer çevresel faktörler etkilidir.

Aslanlarda Üreme

Dişi aslanların üreme yaşları, 4 yaştır. Yılın belli dönemleri çiftleşmeyen dişiler, poleströzdür. Erkek aslanların penisinde geriye dönük dikenler vardır, penis geri çekildiğinde dişinin vajina duvarlarını tırmalar ve ovülasyona neden olur.

Dişi aslanlar, kızandayken birden fazla erkekle çiftleşebilir, üreme uzunluğu yaklaşık olarak 7 yıldır. Dişiler, sazlık, çalılık, mağara vb. korunaklı yerlerde doğum yaparlar. Gebelik süreci, 110 gündür. Kör doğan yavrular, anneye muhtaçtır.

Yeni doğan bir yavruların ağırlığı, 1,2 – 2,1 kg ağırlığındadır. Doğduğundan, bir iki sonra emeklemeye başlayıp, üç haftalık olunca yürümeye başlayan yavruların %80’i 2 yaşına gelmeden ölürler.

Günümüzde Aslanlar

Bu canlılar, her ne kadar güçlü bir hayvan ve ormanların kralı olarak betimlense de, Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) tarafından savunmasız bir tür olarak sınıflandırılmıştır. Çünkü 20.yüzyılın ikinci yarısında 20 yılda aslan nüfusu, %30 – %50 oranında, ciddi derecede azalmıştır.

Bu denli nüfusunun azalmasının sebebi, yaşam alanlarının işgal edilmesi ve insanlar tarafından zarar görmeleridir. Özellikle Batı Afrika aslanın nüfusu, Afrika’da ciddi tehlike altındadır.

Bu hayvanlar, güçlü ve görkemli olduğu için, insan kültüründe de önemli yeri vardır. Heykeller, resimler, ulusal bayraklar, çağdaş sinema ve edebiyatta geniş bir biçimde yer bulan aslanlar, Roma İmparatorluğu zamanından beri insanlık tarafından çok tutulmuştur.

18. yüzyıldan sonra hayvanat bahçelerinde de sergilenen aslanlara her yıl milyonlarca ziyaret ulaşmaktadır. Önemli hayvan türlerinden biri bu canlıların, Asya kökenli alt türleri, hayvanat bahçeleri nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu için ıslah programı kapsamında Dünya çapında iş birliği yapmaktadır.