Tarih

Sümerler Kimdir Ve Sümerler Neyi Buldu?

Sümerler, diğer medeniyetlere göre tarih sahnesine yer almış eski bir devlettir. M.Ö 4000 yıllarında Mezopotamya sınırları içerisine kurulmuştur.  Sümerler süre gelen bu varlıklarında, 18’i oldukça büyük olmak üzere toplam 35 adet şehir kurmuşlardır. Bu şehirlerden bazıları; Kiş, Nippur, Umma, Zabalam, Eridu, Lagaş, Ur ve Uruk şehirleridir.

Sümerlerin Tarihçesi

Mezopotamya’nın güneyin M.Ö 4000 – 2350 yılları arasında varlıklarını sürdüren Sümerler, Orta Asya’dan göçen Sami bir halk tarafından kurulmuştur. Bu halkın günümüzdeki bilinen adı Ubaidliler‘dir.

Sümerlerin kökeni net olarak bilinmese de Orta Asya bölgesiyle kültür etkileşimi yaşadıkları düşünülmektedir. Sümerler, 2000 yıl kadar uzun bir sürede bölgede hâkimiyetlerini ve varlıklarını her ne kadar sürdürseler de “ Büyük Tufan “ veya “ Nuh Tufanı “ olarak da bilinen bilinen durum sonrası kendi sonlarını kendileri hazırlamışlardır. Bu olaydan sonra bazı şehirler birbiri üzerinde hâkimiyet kurmaya çalıştılar. Kiş, Erech, Ur ve Lagaş şehirleri diğer şehirler üzerinde hâkimiyet kurmak için asırlar süren mücadelelere giriştiler. Bu durum Sümerlerin sonunun hazırlayan bir kaostu. İç savaşlar, Sümerleri harici düşmanlara karşı güçsüz bıraktı.

Önce Elamlılar (MÖ y. 2530-2450) ve sonra Kral Sargon yönetimindeki (MÖ 2334-2279) Akadlılar tarafından saldıraya uğrayan Sümerler böylece son bulmuş oldu. Sargon hanedanı yaklaşık 1 asır iktidarda kalarak, şehir devletlerini birleştirmeyi başardı.

Sümerlerde Din ve Mitoloji

Ziggurat adı verilen tapınaklara sahip Sümerler, çok Tanrılı inanca sahiptiler. Gılgamış Destanında da adı geçen ve Sümerlilerin en önemli Tanrılarından olan başlıcaları şunlardır:

  • Anu veya An:Gök Tanrısı olarak anılır. Önceden baş Tanrıdır fakat sonra yerini hava tanrısı olan Enlil almıştır.
  • Enlil:Gök Tanrısının yerini alan Tanrıların babasıdır. Hava tanrısıdır. Ekur Nippur kentinde tapınağı vardı.
  • Enki: Bilgelik tanrısı temsil etmekteydi.
  • Nimmah ( Ninhursag ): Ana Tanrıçadır. Yer Tanrıçasıdır. Enlil’in kız kardeşi olarak bilinir.
  • Nanna: AyTanrısıdır. Kaderin Tanrısı olarak da bilinir.
  • Utu ( Şamaş ): Güneş  ve adalet Tanrısıdır. Ay tanrısı Nanna’nın oğludur.
  • Ecem ( Kueen ): Ecem, Kueen olarak da bilinir. Kraliçe Soylular Tanrıçasını temsil eder.
  • İnanna ( İştar ): Aşk, bereket, savaş ve bilgelik Tanrıçasıdır.
  • Ninti: Hayat Tanrıçasıdır. Enki’nin vücudunu iyileştirmek için Ninhursag tarafından yaratılmıştır.

Siyasi hayat

Sümer’in merkezi yönetimi vardı. Ur, Uruk, Nipur, Uma vb. Ana şehirlerdi. Buradaki kural dine dayanıyordu. Kral, Tanrı’nın bir sembolü olarak kabul edildi. Shargon ben bu medeniyetin güçlü hükümdarıydım. Sümer, eski zamanlarda küçük eyaletlere bölünmüştü. Tarım ve hayvancılık, bu insanlar için ana ticaret kaynaklarıydı. Buradaki toprak Dicle ve Fırat nehirleri nedeniyle bereketliydi. Burada buğday, arpa, mercimek ve çeşitli türlerde tahıllar esas olarak buradaydı. Buradaki insanlar ayrıca inek, öküz, keçi, köpek ve eşek gibi hayvanlar da yetiştirdiler.

Buradan, dünyanın en eski tekerleğinin kalıntıları olan savaş arabası kalıntılarından elde edilen kazı ile tekerlek elde edilmiştir.

Sümerler Neyi Buldu?

Sümerler, yazı, tıp, dil, astronomi gibi alanlarda büyük gelişmeler göstermişlerdir. Özellikle bilim ve teknik alanlar başta olmak üzere tüm alanlar küçük – büyük pek çok şey bulmuşlardır. Sümerlerin buluşları şu şekildedir:

  • Çanak, çömlek, ekmek pişirmek için tandır kazanlar yapmışlardır.
  • Sert madenleri işleyerek kesici aletler üretmişlerdir.
  • Kerpiç ve tuğlalar kullanarak, iki ya da üç katlı evler inşa etmişlerdir.
  • Kanallar yardımıyla yaşam alanlarına su çekmişlerdir. Sulama sistemini bulmuşlardır.
  • Su baskınlarını önüne geçmek amacıyla bentler kurmuşlardır.
  • Barajlar kurarak, suyun muhafaza edilip korunmasını sağlamışlardır.
  • Matematik ve Geometri alanında da birçok gelişme kaydetmişlerdir. Matematiğin temeli olan dört işlem, geometrideki dairenin alanını hesaplama konularında başarılı olmuşlardır.
  • Sümerler zaman hesaplamasında da oldukça başarılı olmuşlardır. Güneş saatini bulmuşlardır. Ayların 30 gün, bir yılın ise 360 gün üzerinden gösterildiği Sümerlerin bulduğu Ay Takvimi de tarihte kullanılan ilk takvim olmuştur.

Tekerleği Kim Buldu?

Sümerlerin buluşları arasında, sonraki medeniyetlere ışık tutan, günümüze kadar ulaşan bir icat var ki adı, Tekerlek. Sümerler, düzenli sulama sistemlerini kurdukları için verimli topraklara da sahip olabilmeyi başarmışlardır. Bu toprakların öküz ve saban daha kolay sürülebilmesi için tekerleği bulmuşlardır. Tekerlek icadıyla birlikte tarım alanında da birçok ilerleme kaydetmişlerdir.

Çivi Yazısını Kim Buldu?

Sümerlerin, tekerleğin bulunuşu kadar önemli olan bir diğer buluşu çivi yazısıdır. İlk yazıya ait örnekler, M.Ö 3300 yıllarında Sümerlere ait Uruk şehrinde bulunmuştur. Bu yazı sivri uçlu araçlarla işlendiği için çivi yazısı adını almıştır. Bazı kaynaklarda ise Sümer yazısı olarak da bilinmektedir. Çivi yazısı, tapınak ve depolardaki malların kaydını tutmak amacıyla Sümer rahipleri tarafından kullanılmıştır. Aslında buradan da anlaşılacağız üzere Sümerler, çivi yazısını bulurken bir yandan da basit bir envanter tutma işleminin de adımını atmışlar. Sümerlerin çivi yazısındaki kullanım amacı; depolarda yer alan malları isimleriyle kaydederek birbirleriyle karışmasını engellemektir.

Sümerler birçok alandaki buluşlarıyla olduğu gibi bu alanda da kendinden sonra gelen medeniyetlere ışık tutmuştur. Bu medeniyetlerden bazıları: Akadlar, Elemler, Hititler, Urartular ve Fenikeliler gibi uygarlıklardır.

Birçok kavim tarafından kullanılan ve çözülmesi hayli zor olan çivi yazısı 1844 yılında İngiliz bir Subay olan Henry Rawlinson tarafından çözülmüştür. Çivi yazısının çözülmesiyle birlikte, ilk uygarlıklara ait bilgiler gün yüzüne çıkarılabilmiştir. Papirüs’ün icadıyla çivi yazısı son bulmuştur.

Yükseliş ve Düşüş

Kish, Ur ve Uruk gibi önemli Sümer şehirleri, farklı bir kültür ve dille, hanedanlar oluşturmaya ve bölgelerini Semitik halkların yaşadığı kuzeye doğru genişletmeye başladı. Ancak, bu halklar giderek daha güçlü hale geldi ve sonunda Akad hanedanı imparatorluğunu tüm Mezopotamya’ya yaymayı başardı. Bu, çok daha önce başlayan bir süreç olan Semitik ve Sümer kültürlerinin harmanlanmasına yol açtı. Kuzeydeki halklar Akad İmparatorluğu’nun yıkılmasına neden oldu ve ardından Sümerler yeni bir hanedan kurdu. Bu hanedanlığın düşüşünden sonra (yaklaşık MÖ 1950), Sümerler ayağa kalkamadılar. Hammurabi’nin yükselişi ile Sümerler bir halk olarak tarih kitaplarından kayboldu. Sümerlerin düşüşü kısmen tuzlu toprağa atfedilir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu